Kimin Nesi: Superman

SUPERMAN

KÜNYE:

Kahraman Adı: Superman

Gerçek İsmi: Kal-El

Dünyalı İsmi: Clark Joseph Kent

Yayımcı Şirket: DC Comics

İlk Çıkışı: İlk olarak 1933 yılında tasarlandı. Fakat bugünkü halinin temeli 1938 yılında atıldı.

Yaratıcıları: Jerry Siegel ve Joe Shuster

İlk Sayı: Haziran 1938

Tür: Uzaylı (kriptonlu)

Cinsiyet: Erkek

Boy: 1.92m

Ağırlık: 106-107kg

Göz Rengi: Mavi

Saç-Sakal/Kıl Rengi: Siyah

Ten Rengi: Açık Tenli / Beyaz

Vatandaşlığı: Kriptonlu, Amerikalı

Dünyadaki Memleketi: Smallville/KANSAS

Yaşadığı Yerler: Metropolis ve Yalnızlık Kalesi (Fortress of Solitude)

Doğum Günü: 18 Haziran 1971(Yeni 52 ile yıl kısmı değişmiş olabilir ama gün daima aynı)

Ailesi:

Lakapları: Büyük Mavi İzci Çocuk (The Big Blue Boy Scout), Çelik Adam (Man of Steel), Yarının Adamı (The Man of Tomorrow), Kriptonun Son Evladı (The Last Son of Krypton), İdeal Kahraman (Ideal Hero), İlk Süper Kahraman (The First Super-Hero)

Ünvanlar: Barış Elçisi, Kahraman, Adalet Birliği Lideri, Gazeteci, Galaktik Elçi

Takımlar: El Hanesi (House of El), Daily Planet Gazetesi, Uzaylıların Adalet Birliği (Justice League of Aliens), Amerika’nın Adalet Birliği (Justice League of America), Adalet Birliği (Justice League), Limitsiz Adalet Birliği (Justice League Unlimited), All Star Squadron, Amerikanın Adalet Topluluğu (Justice Society of America), Kriptonlular, Superman Ailesi, Superman / Batman

Karakterin Yaratılış Öyküsü:

Superman, karakterinin temelleri 1933 yılında Jerry Siegel ve Joe Shuster tarafından atılmıştır. Karakter ilk tasarlanıp, kağıda dökülüp bir fan fiction olarak dergide yayımlandığında, karakter kel kafalı, telepatik güçleri olan ismi “Super-Man” diye yazılan ve dünyaya hükmetmek isteyen bir süper kötü olarak tasarlanmıştı. Hatta Bu Karakterin geçtiği o hikayenin adı da “The Reign of Super-Man” idi.

 Fakat bu ilk sayıda ki karakter asla tutmadı. Bir daha da görünmedi sadece ileride Superman’in en büyük düşmanı olacak olan Lex Luthor karakterine ilham vermiş oldu.

Daha sonradan Siegel ve Shuster karakteri daha kahramanvari yaptıları. Adını Superman koydular. İlk baş karakteri satmakta başarılı olamadılar. İlk görüşmeleri Tip Top Comics ile idi ve de onlar reddetmişti. Fakat Siegel ve Shuster karakteri renkli ve bilim-kurgusal şekilde tutmaya devam ettiler. Karakterin Clark Kent adı dönemin meşhur aktörleri Clark Gable ile Kent Taylor‘ın isimlerinin kombinasyonu ile oluşturulmuştu.

Clark Kent görünümü içinde bir başka aktör Harold Floyd baz alınmıştı. Superman Görüntüsü İçinse Douglas Fairbanks adlı aktörün gençliği baz alınmıştı. Ancak çok daha sonraları, 1970’li yılların sonunda gelen ünlü Superman filmlerinin, unutulmaz aktörü Christopher Reeve sonrası Superman mükemmel karışımlı görüntüsüne sahip oldu diyebiliriz. Sonunda ikili yarattıkları bu karakteri ve hikayesini 1930’lu yıllar bitmeden Detective Comics (şu an DC Comics olarak biliniyor) şirketine satmayı başarmıştı. DC Comics bir alt kolu olan Action Comics adıyla Superman’i yayımlamaya başlar.

Soldan Sağa:  Harold Floyd, Douglas Fairbanks ve  Chrsitopher Reeve

Tabi Devir Amerika’nın Buhran Devri Sonrası ve 2. Dünya Savaşı başlarına geldiği için karakter, ilk başlarda mitolojik göndermelerin olduğu bilim kurgusal bir evrende tasarlanırken, birden bire kendini askeri ve vatanperver bir kahraman evreni ve kimliğinde  bulur. Samson, Herkül, Moses, Atlas gibi mitolojik mitlerden ve Doc Savage gibi dönemin modern kahramanlarından (çizgi roman kahramanı) etkilenilen Superman ilk tasarlandığı zamanlar ki kötü adamlığın ve dünyayı ele geçirme planlarının yerini dünyayı daha iyi bir yer haline getirmeye çalışan biri olur. Dönemin diktatör militarist liderlerinden Hitler ve Stalin‘i dahi elden geçirdiği sayıların çıkması da çok sürmedi.

Action Comics #1 – Superman, Champion of the Opressed… Etiketi ile Haziran 1938 tarihinde ilk dergi yayımlanmıştı.

Yayınlandığı andan bugüne kendi türünün (Süper Kahraman) ilk örneği, en ikoniği ve de en ideali olarak kurgusal kariyeri devam etmektedir. Süper Kahraman denince akla gelen ilk figürdür. Pek çok kez taklit edildi bazı taklitleri comics aleminden silindi gitti bazıları kendince bir yer edindi ama hiç biri orjinal Büyük Mavi İzci Çocuğun yerini tutamadı.

Karakterin Köken Hikayesi:

Superman’in orjini defalarca yeniden anlatıldı. Genelde de ortak bir tutarlılık yakalanmıştır. Superman’in kendi ağzından, en emin olarak aktarılan Köken Hikayesini aktarmakta fayda var.

Superman’in “Kal-El” kimliği ile doğumu Kripton Gezegeni diyarlarında olmuştur. Tüm ırk tarafınca bilinen bilim adamı Jor-El ve eşi Kara‘nın çocukları olarak El Hanesi‘ nden bir erkek evlat olarak uzaylı bir aile içinde dünyaya gelmiştir.

Baba Jor-El defalarca insanlarının ileri gelenlerini uyarmaya çalışsa da bunda başarısız olmuştur. Ve gezegen kendini tüketmeye ve patlamaya başlayacağı zaman. Jor-El ve eşi Kara Superman’i yanında bir dna anahtarı ve özel kumaş El Hanesi kostümü ile özel bir mekik içinde Mavi Gezegen “Dünya” ya gönderir. Dünya’yı seçmelerinin nedeni. Sarı Güneş ışığının kriptonlu vücut yapısına ve moleküler yapısına olumlu etki yapıyor olmasıdır.

Bu mekik Amerika’nın Kansas eyaletine ait küçük bir kasaba olan “Smallville” kasabasında bir mısır tarlası içine düşer. Ve civarda olan, çiftçilik uğraşan,kasabanın yerlilerinden olan Kent Çifti çocuğu bulur. Çocukları olmayan Kent Çifti bunu Tanrı’nın bir lütfu olarak algılar ve küçük Kal-El hakkında çok az şey bilmelerine rağmen ona bir Amerika vatandaşı olarak Clark Kent ismini koyarlar.  

Büyüdükçe güçleri ve geçmişi ile ilgili şeyler açığa çıkan Clark daha sonraları insan olarak, Clark Kent olarak büyük şehir Metropolis’in saygın kuruluşlarından Daily Planet gazetesi için saha muhabirliği görevinde çalışmaya başlar. Ve böylece Superman kimliğini saklar.  

Aynı iş yerinde Louis Lane adlı sert ve tuttuğunu koparan, tutkulu bir gazeteci olan bu kadına aşık olur. Boş zamanlarında da Babasının verdiği anahtar ve mekiğindeki bazı aygıtlar sonucu Antartik Buzulları içerisine inşa edilmiş olan Yalnızlık Kalesi’ni keşfeder ve oraya yerleşir.

Part Time Gazeteci, Part Time Dünya’nın ve Metropolis Şehrinin koruyucusu olarak gönüllerde taht kurar.

Karakterin Evrimi ve Gelişimi:

Karakter Altın Çağ’da kurşundan hızlı, bir lokomotifi durduracak kadar güçlü ve yüksek gökdelenlerin bile tepesinden atlayabilecek kadar iyi sıçrayan bir karakterdi başlarda sadece. Vatanperver Kahraman sınıfının önemli öncülerinden biri haline dönüşen Superman özellikle Altın Çağ’da sürekli Amerikan Değerleri ve Amerika Hükumeti yararına işler yapan bir süper kahraman idi. Her ne kadar inter-galaktik tehditler uğraşsa da genelde maceraları dünya ve Metropolis çevresinde kalıyordu.

1941 yılında Max Fleischer‘ın başta olduğu “Fleischer Stüdyoları” tarafından çekilen 17 kısa filmden oluşan ve de dönemininin hem teknolojik hem de sanatsal açısdan çok üstünde olan Superman Çizgi Film Dizileri hem Superman karakterini hem de Çizgi Roman/Comics aleminin gidişatını değiştirdi. Superman’ in sürekli zıplayacak olması animatörler için çok zahmetli olduğundan Superman ilk defa o seride uçmaya başlar sonra bu o kadar tutar ki bu akım önce Superman’ in kendi çizgi romanlarına sonra ise diğer süper kahramanlara sıçrar (Captain Marvel, Namor The Sub Mariner vs gibi).
Ayrıca ısı bakışı, x-ray bakışı, süper duyma, dondurucu nefes gibi pek çok güçte ya o filmlerde bulundu ya da orada perçinleşmiş oldular. 

Gümüş Çağda ise, Altın Çağa tezat bir biçimde karakter gelişmek yerine ikiye bölündü ve daha genç okuyucu için Superman’in daha genç versiyonu olan Superboy yaratılmıştı. Ve Kuzeni Kara Zor-El yani Supergirl ile de Superman tıpkı rakibi ve dostu Batman gibi bir aile temasına kavuşmuştu. Ayrıca Superman’ in en dünya dışı maceraları ve de en güçlü olduğu dönem bu dönem olmuştur. Gene bu dönemde Adalet Birliğinin kurulmasında öncü oldu. 

Pek çok efsaneleşmiş Superman kötü karakteride bu dönemde yaratıldı. (Örnek; Bizarro, Brainiac, vs)

Bronz Çağ ise hemen hemen altın ve gümüş çağ gibi idi. Superman’in zayıflıkları üzerine gidip onları yok ettiler, kriptonit mi yemedi, kriptonit zincirler mi parçalamadı fakat yine de bu devamlılık göstermedi bronz çağ istikrarsız ve de tamamen yazarların yaratıcılıklarına kalmış bir dönem oldu Superman için.   

Modern Çağ‘ da ise güçlerine biraz sınırlama getirildi ve o vatanperver kahraman sıfatından biraz daha çıkarılıp, daha dünyevi ve ötesi konularla ilgilenir oldu. Amerikan vatandaşlığından çıktığı sayıdan tutunda, amerikan ideal ve değerlerini ve de hayalleri savunduğu hikayeye kadar pek çok farklı kimlik ve profildeki Superman bu devirde gözlemlenmiştir. (Red Son Superman gibi).

Yeni 52 adlı yeniden yapılanmayla çok başarılı bir yeniden dönüş gerçekleştiren karakter aynı Köken Hikayesine sahip olmak ile birlikte daha potansiyeli ve tecrübesinin çok altında olmasına karşın çok güçlü ve kudretli bir versiyon ile kurgusal kariyerine yeniden başlamış oldu. Tayt + Don konseptinden kurtulması da cabası.

Rebirth döneminde ise DC Comics’in alın akı olmayı sürdüren ve de insani yönünü yapılan vurgunun geri döndüğü, aile babası, sevgili, arkadaş, lider, kahraman, kuzen, akıl hocası, ilham kaynağı, doğanın ve dünyanın koruyucusu gibi farklı ve de tanıdık pek çok kimliksel özelliği barındırdığı bir sürece geçildi. Sonunda Superman’in ne kadar fantastik, ne kadar güçlü ya da ne kadar mükemmel olmasında bir hata bulmayıp bunun böyle kalmasına ama esas olanın Superman’in olmadığı halde bile ne kadar “insan” olduğunu vurgulamak olduğunu düşünen yeni yazar ve çizer ekibi şu an Rebirth döneminde Superman adına harika bir iş çıkarıyorlar.

Soldan Sağa; Altın Çağ, Gümüş Çağ, Bronz Çağ ve Modern Çağ

Soldan Sağa; New 52 Dönemi ve Rebirth Sonrası

Karakterin Kişiliği ve Comics Tarihi Adına Önemi:

Pek çok kez değindiğimiz gibi. Yaratıldığı dönem gereği vatanperver kahraman kimliği çok fazla irdelenerek yazılan hikaye ve sayılarla başladı Superman devri. İyi, Adalete İnanan, Dürüst ve Özgürlüğe inanan kırsal kesim vatanperver Amerikan değerleri ile yetiştirilmişti Clark ne kadar süper uzaylı olsa da çocukken ne verilirse onu aldığın gerçeği Çelik Adam içinde farklı değildi. Ancak Dünya globalleştikçe, bilim kurgu ve teknoloji öğeleri bilim ve bilim-kurgu geliştirmeleri ile çeşitlendikçe bu çizgi romanlara da yansıdı.  

Bunun akabinde ne kadar candan bir dünyalı olsa da daha dünya dışı, daha olgun ve daha tarafsız bir Superman işlenir oldu. Artık Amerika’nın koruyucusu değil. Tüm Dünya’nın, Galaksi’nin hatta koca evrende korunması gereken ne kadar güzel şey varsa onun koruyucusu olmuştu. Canlı olan, bir ruhu, vicdanı olan hiç bir şeyi öldürmeme düsturu güttü yıllarca ki Superman ile Batman’in hatta çoğu DC Comics Kahramanının en çok sevildiği özelliklerinden biri de bu oldu yıllarca.

Superman “İzci Çocuk” diye çağırılabilecek kadar çocuksu derece de idealist ve masum, “Yarının Adamı” diye çağrılabilecek kadar öngörülü ve olgun, “Modern Zamanlar Tanrısı” diye çağrılabilecek kadar kudretli ve kıdemli bir varlıktı. Tüm bunların en ideal etik değerleri etrafında toplanışı ile beraber belkide tarihin en orjinal ve de ideal süper kahramanı ortaya çıkmış oldu.

Superman, comics alemi adına tüm mihenk taşlarının en büyüğü ve ilki oldu. Sadece ilk yayımlanan büyük Süper Kahraman olması ile değil. Aynı zamanda karakteri, konsepti, köken hikayesi ve dizaynı ile de öyle. popüler amerikan kültürünün ve popüler görsel sanatların evrensel bir ikonu oldu. Superman’ in olmadığı bir çizgi-roman alemi ya da fantastik bilim kurgu dünyası düşünülemez bile.

Süper Adamımızın Güçleri:

Tıpkı Batman tanıtımında yaptığımız gibi burada da Superman’in etik değerlerine ve de onu o yapan kimliğine ne kadar sadık ve de ne kadar kararlı bir adam olduğundan bahsetmeden güçlerine geçemeyiz. Superman canlı olan, ruhu olabileceğini düşündüğü, seçim hakkı, özgür iradesi olabileceğini düşündüğü ya da bir gıdım dahi olsa değişebileceğini düşündüğü hiç bir “şeyi” öldürmemeyen ve de insanlar üzerinde (Batman’in tam aksine) korkutucu ve ürkütücü bir intiba bırakmama adına asla gücünün sınırlarını zorlamayan daima mizahi biçimde “ekonomik” modda takılıyor diyebileceğimiz bir adamdır. O yüzden pek çok karakter Superman’ e geçici, anlık dayaklar atabilir bu demek değil ki Superman salak ya da zayıf bu onun kendi karakterinden gelmekte ama biz biliyoruz ki ne zaman iş ciddiye biner işte o zaman Superman gezegenlerden tutta, yıldız sistemlerini dahi yok edebilen, inanılmaz tanrısal işler yapabilen bir armadaya dönüşebilir.
Bunu belirttikten sonra Büyük Mavi İzci Çocuk’ un bazı beceri ve hünerlerine göz atabiliriz.

• Yaşayan bir Solar Bataryadır. Sarı Yıldız Enerjisi ile beslenen bir vücuda sahiptir. Sarı ve Mavi Yıldız ya da Güneşlerden gelen elektromanyetik radyasyonu emerek  fiziksel ve mental statüsünü kat be kat artırabilmektedir. Kızıl Yıldız Işınları etkisinde ise zayıflamakta, sıradan bir insana dönüşmektedir. Mavi Yıldız’dan güneşe sahip sistemlerde gücü Dünya’dakinin iki katı olmaktadır.
• Çizgi Romanlarda genelde en güçlü karakterler (en azından eski çağlarda) 100. sınıf kuvvet karakterler idi. 100.kuvvet seviyesinin anlamı ise 100 ton ve üzeri ağırlıkları normal şartlar altında kaldırabilenlerin olduğu seviye demekti. Superman daha yaratıldığı ilk yıllar da bu sınıfı paramparça etmiştir.
• Özellikle Gümüş Çağ Superman’i gezegenleri özel bir zincir ile bir birine bağlayıp Güneş Sistemi’nde  yörüngelerine oturtabilecek kadar, üst seviye de derece güçlü idi. 
• Sonsuz Ağırlığa Sahip Kara Delikleri ve Limboları taşımışlığı vardır. Sonsuz ağırlığa sahip sonsuzluk kitabı ve Spectre’yi taşımışlığı vardır.
• Keza Grant Morrison kaleminden çıkan All-Star Superman serisinde ki Superman ise tek eliyle hiçbir zorluk göstermeden, bilim adamlarının ölçebildiği son ağırlık değeri olan 200 kentrilyon ton değerine dayanmıştır. Ve işin daha ilginci bu onun sınırı bile değildir zira kendisi “Sonsuzluk Sayfaları denilen ve sonsuz ağırlığa sahip kozmik bir eşyayı kaldırmıştır. Yani kaldırma kuvveti sınırsızdır.
• Güneş Çekirdeğine İnebilir. Güneşler ve Yıldızların özüne, saf enerjiye dokunabilir.
• Acıkmaz, Susamaz, Nefes Almaz, Yorulmaz, Terlemez. Çok çabuk iyileşebilir, gerek daha önceden biriktirdiği solar enerji ile ya da direkt olarka güneşin etkisi ile ölümcül durumlardan rahatlıkla kurtulabilir.
• Evrenin en hızlı varlıklarındandır. Öyleki bu hızı ile zaman yolcuğu dahi yapabilmiş 2-3 kahramandan biridir. (Gümüş ve Bronz Çağda)
• Superman Yeni 52′ dönemindeki Action Comics serisinde acemilik hatta ergenlik yılları anlatılıyor. Orada bile genelde ortalama saatte 600 mil hızla giderken, daha sonraları eforsuzca Brainiac Gemisine Atmosferi Geçip satte 25.000 mil hızla gitmiştir.
• Superman’in duş alması,traş olması,üstünü giyinmesi ve iş yerine gelmesi hayranlarının hesaplarına göre 6 saniye sürmektedir.
• Çok özel bir ameliyat için tıbbi bilgi ihtiyacı olduğunda devasa bir kütüphane’deki tüm tıbbi kitapları ve içerisinde ki her bir terim ve metodu öğrenmesi 5 dk’dan biraz daha az bir zamanını almıştır.
• İnanılmaz uzaklıklardan çok ufak objeleri seçebilir. Çok düşük frekanslı sesleri duyabilir. Öyle ki Superman bazen Dünya Atmosferinin üzerine çıkar ve Dünya’da olan biteni dinler !
• Emdiği Isı Enerjisinin çevrilip dışa vurulmuş hali olan Isı bakışları ise en üst formunda bir gezegeni ortadan ikiye cerrah hassaslığında kesebilir. Gücünü, Mesafesini ve Nişan aldığı katı nesneyi hangi katmandan kesmesi gerektiğini ayarlayabilir.
• Çelik Adam neredeyse zarar verilemezdir. Kurşun geçirmez, nükleer başlıklı füzelerden, kara deliklere kadar pek çok şey taşıyabilir ya da onların sebep olduğu hasara/yıkıma göğüs gerebilir.
• Kendisi canon olan bir seride Big Bang patlaması ayarında bir patlamadan sağ çıkmıştır !!
• Işık hızından kat be kat hızlı koşabildiği gibi, gene aynı hızlar da uçabilir de.
• Süper ve Dondurucu Nefesi vardır. Normal tam güç verdği nefesi ile normal bir insanda Kasırga Etkisi yaratabilir. Bunun üzerine Dondurucu Nefesi ile Okyanus Kıyılarından, Sel Taşkınları, Cüce Yıldızlara kadar pek çok şeyi dondurabilir.
• Sarı Güneş Işını altında yaşayan Kriptonlu DNA yapısı ve hücresel yapısı gereği çok çok uzun yıllar yaşayabilir.
• Superman sadece güçlü birisi değildir. Ayrıca boks başta olmak üzere pek çok standart dövüş sanatında eğitim almıştır. Yakın dövüş tecrübesi çok üstündür. Çok hızlı öğrenebilen ve düşünebilen bir beyni de ekleyince, karşısında ki ne kadar güçlü olursa olsun Superman’ in yanına yanaşmak akıl kârı olmaktan çıkıyor. Ayrıca kendisi Kripton’un iki ana dövüş formunda en usta olmuş kişidir ki bu dövüş formları da direkt olarak iç organları ve sinirleri hedef almaktadır. Kendisi sinir ve basınç noktalarını çok iyi bilir.
• Herhangi bir insandan genetik olarak çok çok daha yüksek IQ düzeyine sahip Superman. Evrenin ve Dünyanın moleküler yapısını görebilen. Odaklandığı şeyleri çok çabuk öğrenebilen. Bilgi çağrımı ve üst-alt bilinç dönüşümünü insanların çok üzerinde sağlayabilen bir varlıktır.
• İnsan olarak yaptığı muhabirlik ve gazetecilikte de dünya çapında ün yapıp, Pulitzer ödülü kazanabilecek kadar iyidir.
• Örnek bir lider, yoldaş ve de arkadaştır.

Süper Adamımızın Bazı Zayıflıkları:

• Büyü onun zayıflıklarından biridir. Aslında büyü bir zayıflığı değildir fakat zarar verilemez Superman’e zarar verebilen bir element olduğundan zayıflığı gibi gösterilir. Büyü mistik kaynaklı bir enerji türü olduğundan dolayı fiziksel dayanımın ötesine geçtiğinden dolayı her hangi bir kahraman büyüden ne kadar zarar görüyorsa Superman’in de o kadar görmesine sebep olur. Yani nitekim bir zayıflık denemez.
• Bir diğer zayıf noktası kriptonit mücevheridir
• Superman’in gezegeni Kripton patladığında gezegenin pek çok partikülü uzaya saçıldı.Radyoaktivite kuşağından geçerken bu radyoaktif ışımaya maruz kalan kripton gezegenine ait bazı uzaydaki basınç ile sıkışık kristal görünümünü ve kayaç sertliğini alan bu  aşırı yüklü mineral bazlı bu kayaç/mieral görünüm olarak Beril ve Olivin minerallerini ve de zümrüt süs taşını andırır. 
• Şimdi bu Kriptonitin, o radyoaktivite kuşağından geçmesi yetmiyormuş gibi bir de , zamanında  Kripton’un kızıl güneşi ile beslenmiş olan mineralleri ve tuzları da barındırması sebebi ile. Kriptonlu Fizyolojisini ölümcül dozlarda radyoaktif şekilde zehirleyen bir mineraldir. Superman’in solar emilim özelliğini kaybetmesine yol açması da cabası.

İlk ve En Büyük Süper Kahramanın Hayranı iseniz doğru yerdesiniz. 

Okuduğunuz için teşekkürler.

Derleyen: Utkan Aktaş

Kaynaklar: dc comics yayınları, comicvine, dcwikia,  wikipedia ve şahsi bilgi birikimi

Bu yazıyı yazar ya da sitenin adı belirtilmeksizin, sorgusuzca farklı platformlarda paylaşanlar hakkında hukuki işlem talep edilecektir. Tüm Hakları Saklıdır. www.kahramanbaykus.com