Activision Blizzard’ın ‘Toksik ve Tacizci İş Yeri’ Davası: Süreç ve Tepkiler

Yine Activision Blizzard ve yine bir skandal. Kimileriniz biliyordur, yaklaşık on gün önce, Blizzard, Kaliforniya eyaleti tarafından dava edildi. Eyaletin yaklaşık iki yıldır yaptığı soruşturmalar sonucu açılan davaya göre, Blizzard’da, kadın çalışanlara özellikle daha az ödeme yapılmış, kadınlar erkek çalışanlar tarafından taciz edilmiş, bu taciz bir kadın çalışanın intihar etmesine kadar gitmiş, hamile kadınlara ayrımcılık yapılmış, etnik azınlıklara ve kadın çalışanlara ayrımcılık yapılmış, kadın çalışanlar terfilerde özellikle arka planda bırakılmış, erkek çalışanlar işten kaytarırken iş yüklerini kadın çalışanlara yüklemiş.

Dava Raporu

Davanın bireysel kişiler değil fakat doğrudan Kaliforniya eyaleti (yani devlet) tarafından açılmış olması, durumun vehametini gösteriyor. Dava raporuna göre, kadın çalışanlar “kabin emeklemesi” (cube crawl) denilen bir iş yeri tacizine maruz bırakılmış. Bu olayda, erkek çalışanlar alkol alıp çalışma yerindeki kabinlerde emekleyerek kadın çalışanları taciz etmiş. Erkek çalışanların iş yerine sarhoş gelip günü oyun oynayarak geçirdikleri ve sorumluluklarını kadın çalışanlara yüklediği de gözlenmiş.

Kadın çalışanlar sürekli olarak cinsel tacize maruz bırakılmış. Buna kabin emeklemesi sırasındaki erkek akran çalışanlara ve üst çalışanlara karşı kendilerini savunmak zorunda bırakılmaları da dahil. Şirket hiyerarşisindeki yüksek seviyedeki çalışanlar açık bir şekilde cinsel tacizde bulunmuş ve bir yaptırımla karşılaşmamışlar.

Öne çıkan trajik bir örnekte, bir iş gezisi sırasında, bir kadın çalışan intihar etmiş. Geziye gelen erkek süpervizörün yanında cinsel oyuncaklar ve nesneler getirdiği tespit edilmiş. Kadın çalışanın uzun süren bir tacize maruz kaldığı belirtiliyor. Bu tacizin içinde, kadın çalışanın çıplak fotoğraflarının şirkette yayılması da bulunuyor.

Blizzard’ı skandal nedeniyle protesto eden çalışanlar
Kaynak: Time

Süpervizörler hamile kadın çalışanların uyması gereken tıbbi sınırlamaları özellikle görmezden gelmiş, annelik iznine çıkan kadın çalışanlara olumsuz değerlendirmelerde bulunmuş. Emziren anne olan çalışanlar emzirme odalarından kovulmuş ve bu odalar erkekler arasında toplantılar için kullanılmış. Çocuğunu almaya giden anneler eleştirilirken, bütün günü oyun oynayarak geçiren erkek çalışanlara ses edilmiş.

Siyahi bir kadın çalışan, kendisinin tam zamanlı çalışan statüsüne gelmesi iki yıl sürmüşken, kendisinden sonra işe alınan erkeklerin bu statüye daha erken getirildiğini belirtiyor. Takımındaki erkeklerin oyun oynayarak işten kaytarması bir yaptırımla karşılaşmazken, bahsi geçen çalışanın verdiği herhangi bir mola sürekli olarak kontrol edilmiş. Başka bir siyahi kadın çalışan, benzer bir şekilde aşırı denetime maruz kalmış. İşten izin istediğinde, başka hiç kimse bunu yapmak zorunda kalmamasına rağmen, süpervizörü onu bu zamanı nasıl kullanacağını açıklayan bir sayfa bir özet yazmaya zorlamış.

Dava raporu aynı zamanda Blizzard’ın taciz ve ayrımcılık bildiren birçok şikayete rağmen harekete geçmediğini, bir yaptırımda bulunmadığını belirtiyor. İnsan kaynakları birimi çalışanlarının tacizci olduğu söylenen çalışanlarla yakın olduğu belirtiliyor.

Kaynaklar

Kotaku: Activision Blizzard Sued By California Over Widespread Harassment Of Women

Bloomberg: Activision Blizzard Sued Over ‘Frat Boy’ Culture, Harassment (1)

Tepkiler

Dava raporu internette oldukça ilgi çekti. Bloomberg çalışanı Jason Schreier’ın bu haberi paylaştığı tweet’i yaklaşık 60.000 kez beğenildi ve 21.000 kez retweet’lendi.

Yukarıdaki tweet’in cevap kısmında bulunabilecek olan Blizzard’ın cevabında, Blizzard “çalışma ortamının artık böyle olmadığını” söylüyor ve Kaliforniya eyaletinin çalışanlarını yalancılıkla suçluyor. Aynı zamanda “şirketler bu yüzden Kaliforniya’yı terk ediyor” diyor. İnternetten gelen tepkilerde, bunun Blizzard’ın sorumluluktan kaçması ve suçu başka tarafa yönlendirmeye çalışması olarak yorumlayanlar var.

Tiktok’ta yaklaşık 160.000 kez izlenen ve 41.000 kez beğenilen bir videoda, eski bir Blizzard çalışanı, suçlamaların doğru olduğunu ve Blizzard’ın özrünün sahte olduğunu belirtiyor. Bu video WoW subreddit’inde de paylaşıldı ve yaklaşık 25.000 beğenisi var. Videonun alakalı kısmının çevirdiğim transkripti aşağıdadır.

“Başka şeylerin yanısıra Blizzard, Kaliforniya eyaleti tarafından toksik bir iş ortamı sebebiyle dava edildi ve cevap olarak ‘bu Blizzard’ı temsil etmiyor’ dediler. Evet, ediyor ve uzun bir süredir böyle. 2012’deki ilk günümden beri cinsel olarak taciz edildim ve kadınların durumu çok daha kötü. Çalışanlarımdan birisine bir teknik yönetmen, tanıkların önünde, bu kabin emeklemelerinden birisi sırasında -ve bunlar kesinlikle varlar- onu sevmediğini çünkü kendisine sakso çekmediğini söyledi [not: çeviriye sadık kalma açısından argo tarafını değiştirmedim]. Bir çalışan tatil partisi sırasında cinsel tacize uğradığında, İnsan Kaynakları’nın bir şey yapması için canımızı dişimize takarak çalışmak zorunda kaldık ve onlar kadını kurban etti ve suçladı. Şimdi, görünüşe göre liderlik ve meslektaşları tarafından gördüğü muamele yüzünden kendi hayatını almış bir çalışan var.”

Bu gelişmeler ışığında, şirketi protesto etmek için, Ayın 28’sinde Blizzard çalışanları eylem yaptı.

“Her ses her zaman önemlidir”
“Oyunlarda kötü adamlarla savaşın
Gerçek hayatta kötü adamlarla savaşın”
Kaynak: The Verge

World of Warcraft, Diablo 3 ve Starcraft 2’nin müziklerini besteleyen Russell Brower, Blizzard’ı protesto için Twitter profilini aşağıdaki gibi değiştirdi.

Youtube’da 433.000 takipçisi olan Preach Gaming, bu olayın bardağı taşıran son damla olduğunu belirterek, artık World of Warcraft içeriği üretmeyeceğini duyurdu.

An itibariyle, ana World of Warcraft subredditi olan, 2.2 milyon üyeli r/wow’un bu haftaki en çok artılanan dört içeriği de bu skandalla alakalı.

Skandalın bütün boyutlarını ve ona gelen tepkileri bu yazıya sığdırmak imkansız. Ancak Reddit’te eski Blizzard veya Activision Blizzard çalışanı olduğunu söyleyen pek çok kişi, bu söylenilen iddiaların doğru olduğunu destekleyen yorumlar yaptı. Sitenin yarı-anonim yapısı itibariyle bu yorumların doğru olup olmadığı bilinmediği için bu yazıya onlar dahil edilmedi fakat isteyen kendisi gidip bakabilir.

Görünüşe göre, gün geçmiyor ki Activision Blizzard kendisini yeni bir skandalda bulmasın. Lakin bu sorun Blizzard’a özgü değil. Geçen sene yapılan bir anket Ubisoft çalışanlarının %25’inin kötü muameleye maruz kaldığını gösterdi. Aynı zamanda Ubisoft, Fransa’da, iş yerindeki cinsel tacizler yüzünden dava edildi. Cinsel taciz ve ayrımcılık sorunları oyun endüstrisinde büyük bir sorun gibi görünüyor. İşin diğer bir yanında, crunch kültürü (yani oyun çıkmadan önceki birkaç ay veya yılı aşan süre içerisinde oyun yapımcılarının şirketler tarafından aşırı yoğun bir şekilde çalıştırılması) büyük bir sorun. Kotaku, geçtiğimiz yıllar içerisinde crunch’ın Bioware çalışanlarına ne kadar zarar verdiğini haber yapmıştı. Zamanında Rockstar da crunch yüzünden eleştirilmişti. Örnekler çok daha çoğaltılabilir.

Yakın zamandaki bu skandal ve genel olarak bu sorunlar, tekrar şu soruları akla getiriyor: oyuncular, tüketici açısından eleştiriler yapmaya oldukça alışkınlar. Peki işin çalışan yönü ne kadar konuşuluyor? Sevilerek oynanan oyunları üreten çalışanların hakları ve gördüğü muamele niye genellikle gözden kaçıyor?

Feindbild Yazar:

Buradaki ve başka yazılarımı da içeren kendi sitem: https://otegezen.wordpress.com/

3 Yorum

  1. Kriyus
    2 Ağustos 2021
    Yanıtla

    Ben genelde eserlerde eserin yaratıcısını umursamam mesela ishiyama faşist olsa bile ve bunun propagandasını yapmışsa bile eserine para veriririm. Ama bu benim bile kırmızı çizgimi aşan bir durum.

  2. Lulu
    3 Ağustos 2021
    Yanıtla

    Batı’nın çok da etik değerlere sahip olmadığını anlıyoruz.
    Elimde diablo2 var protesto etmek için ne yapsam acaba ? 🙂 (Merak etmeyin İsrail’i protesto eden ahmaklar gibi kola satın alıp, aldıkları kolayı kanalizasyona dökenler gibi protesto etme beyinsizliği göstermem.)

    Blizzard benim için bitmiştir. Aydınlattığı için yazara teşekkürler.

    • Feindbild
      3 Ağustos 2021
      Yanıtla

      Teşekkürler.

      Açıkçası ben şahsen duruma bakıp bekleyeceğim, firma içinde reformasyon olacak mı olmayacak mı diye. İşin diğer yanında, elbette herkesin kendi kararı ama kendi açımdan zaten para vermiş olduğum bir şeyi yok etmeyi düşünmüyorum.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir